Bir gün, Sırbistan’ın tüm kültür ve tarihini keşfetmek için yeterli değildir – ancak birkaç istisnai destinasyon aracılığıyla zenginliğini hissetmek için fazlasıyla yeterlidir. Tuna boyunca ilerleyin ve geçmişin taşlarda, toprakta ve antik zamanların kalıntılarında yaşadığı, her adımın yeni bir hikâyeye götürdüğü bir köşeye varın. Kalelerden arkeolojik harikalara, mamutlardan Orta Çağ’ın en büyük inşaat girişimine – her şey elinizin altında.
Ram Kalesi – Tuna’nın bekçisi
İlk durak, yüzyıllardır görkemli nehre bakan Ram Kalesi’dir. Sultan II. Bayezid döneminde inşa edilen bu taş muhafız, sanki Tuna ile selfie çekmek için yapılmış gibidir. Romanya kıyılarına kadar uzanan manzarasıyla Ram, aynı yolu kullanan şövalyeleri ve tüccarları hayal etmek için mükemmel bir yerdir.
Viminacium – geçmişten bir şehir
Birkaç kilometre ötede sizi Viminacium bekliyor, bir zamanlar Roma askeri kampıydı. 1. ve 4. yüzyıllar arasında yaşam dolu bir şehir hayal edin – amfitiyatrolar, hamamlar, askerler, vatandaşlar… Bugün burası, Roma sokaklarında dolaşabileceğiniz ve belki de sırlarını hâlâ ortaya çıkaran kazılara tanık olabileceğiniz bir arkeoloji parkıdır.
Vika Mamut – paleontolojinin yıldızı
Peki ya bir milyondan daha yaşlı bir hanımla tanışmaya ne dersiniz? İşte Vika, Sırbistan’ın en ünlü mamutu. Kalıntıları Viminacium yakınlarında bulundu ve bugün özel bir sergide yer alıyor. Çocuklar onu çok seviyor, yetişkinler ise kelimelerle ifade edemiyor – sonuçta, her gün Buzul Çağı’ndan bir “model” ile tanışma fırsatı bulamazsınız.
(Not: Sergi şu anda yenilenme aşamasındadır – açık olup olmadığını kontrol edin ve resmi web sitesindeki güncel bilgileri inceleyin.)
Smederevo Kalesi – taş dev
Son olarak, Despot Đurađ Branković’in görkemli başkenti olan Smederevo Kalesi’ne ulaşıyoruz. 15. yüzyılda inşa edilen bu ortaçağ devi, Tuna kıyısında bir şehir içinde şehir gibi uzanır. Duvarları ve kuleleri ortaçağ Sırbistanı’nın gücünün ve hırsının bir kanıtıdır ve bugün kültürel etkinliklere ve festivallere ev sahipliği yapmaktadır.
Bir gün – sayısız deneyim
Burası, tarihin kitaplarda değil, gözlerinizin önünde yaşadığı Sırbistan’ın bir parçasıdır. Sadece bir günde Roma’nın nefesini hissedebilir, bir mamutun önünde durabilir, kalelerde gezinebilir ve Tuna’nın güzelliğini içinize çekebilirsiniz. Ve en güzeli – eve yalnızca kilometre değil, yüzyıllar aşmış hissiyle döneceksiniz.